
serenkırtasiye.com



Her şey bundan on yıl önce başladı. Ortaya atılan cılız bir düşünce hepimizde heyecan yaratmış ve olur mu olmaz mı muhasebesine girişmiştik. Tabi biraz zaman geçince düşünce kuvvetlenmiş ve iyiden iyiye tartışılır hale gelmişti. Zaten o zamanlar çalıştığımız dekorasyon sektöründe hepimiz gerek sosyal güvencesinin olmaması gerekse emeğin karşılığının yeteri kadar alınaması sebep ya da bahaneleriyle artık iyice bu düşünceye sarılır olmuştuk. Ancak bu konuda hiç tecrübemiz yoktu. Tamamen bize yabancı ve bizim için yeni bir alandı. Evet etrafımızda tabi ki okuyan öğrenciler vardı ama bu kırtasiye sektörü için hiç de iyi bir ölçüt değildi ve nitekim de bunu zamanla tecrübe edip öğrenecektik.Tabi konu üzerinde hemfikir olunca artık gerekli adımların atılması gerekiyordu. Ve biraz araştırma yapıldıktan sonra uygun sanılan mekan bulunmuştu ve maalesef bu mekanın da uygun olmadığını bize yine zaman gösterecekti.Mekan bulma işi de tamamlandıktan sonra en önemli ve asıl sorun olan sermaye sorunu kendini göstermişti. Hem mekanın tutulması hem de malzeme tedariki için bu can suyunun bulunması gerekiyordu.Neyse ki bu sorun da kısa zamanda geçici olarak halledilmişti. Ve artık her şey hazırdı en sonunda. Bundan sonra hepimizde heyecan dalgası iyice yayılmış ve ne sermaye ile sınırlanabilir ne de bu mekana sığabilir hedef ve hayallerimiz boy göstermişti. Elbette daha iyi yaşanılabilir , insanların özde kardeş olduğu , savaşların olmadığı , birlik ve beraberliğin olduğu bir dünya oluşturmak değildi hedef ve hayallerimiz.Türkiye'deki eğitim sisteminin bozukluğunu düzeltmek de değildi.Bulunduğumuz bölgede kırtasiye boşluğunu doldurmak ve buradaki insanlara hizmet sunmaktı. Ve kendi hayatlarımızın standartlarını bir nebze de olsa yükseltmek , çocuklarımız için iyi bir gelecek hazırlamaktı. E bu da makul hedeflerden sayılabilir. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki hem o zaman için hem de şimdi için bile geçerli olmayan hedef ve hayallerimiz de olmadı değil.Bunun da zararı olmadığı gibi bir şeyi başarmanın ilk adımı da olduğu unutulmadan yararlarının da olduğu söylenebilir.bu arada her şeyi hazırlanmış tüm eksikleri giderilmiş bir vaziyette ilk sezonumuza girmiştik.Beklentilerimize oranla aldığımız sonuç bizi hayalkırıklığına uğratmıştı.Ancak hemen pes etmek yoktu.Umutla sabretmeyi bundan sonra daha iyi öğrenecektik.Bir dahakine daha iyi olu mülahazasıyla yeni sezonu beklemeye başlamıştık bile. Ama maaslesef yine sonuç beklenen gibi olmayacaktı. İşte tam bu noktada artık beklentiler sorgulanmaya başlanmıştı.Yalnız bundan sonra geri dönüşün de zor olduğu açık bir gerçekti.Burada yine umutlu sabır bir kez daha devreye girecek ve beklenmeye başlanacaktı. Derken bir kaç yıl devrildikten sonra çevre koşullarını da değişikliyle ve bu bir kaç yılın verdiği tecrübenin özgüveniyle yeni bir şeylerin yapılması gerektiği anlaşılmıştı. Ve bu düşünce atılımıyla yokluk içinde büyüme hedeflendi , bunun için harekete geçildi.İlk olarak mekensal büyüklük gerçekleşince beraberinde malzeme çeşitliliği de artmış oluyordu.Profesyonelleşme adına dışarıdan bakınca belki adım bile denilmeyecek bu hamle içerideki aktörler için devasa olmas bile bir derece altında önemli olarak kabul edilmişti çoktan.Önemli olan da bu değil miydi zaten.Nitekim bu yeni yerde hayal ve hedeflere bir adım daha yaklaşılırken burada alınan meyveler beklentilere öncekine oranla daha da yaklaştırmıştı. Azmedip çalışmak ve umutla sabretmek . İşte hedefe götüren araçalar bunlardı. Bizde şimdilik çalışmalarımıza devam edip umutla yarınlara bakmaya çalışacağız ve inanıyorum ki bunun karşılığını çok da geç olmayacak bir tarihte alacağız inşallah ...
Seren Kırtasiye ...
2014